12 Mayıs Cuma gazete manşetleri – Muharrem İnce’nin adaylıktan çekilmesi gazete manşetlerinde! Hangi gazete nasıl gördü?
Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce, kendisine yönelik kaset iftirasından sonra 14 Mayıs’taki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden çekilme kararı almıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İnce’ye yönelik akınlara reaksiyon göstermişti.
Olayın akabinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İnce’yi telefonla arayıp görüşmüştü.
Hürriyet Gazetesi Muharriri Abdülkadir Selvi, İnce’nin telefon görüşmelerine ait dikkati çeken bir yazı kaleme aldı.
“İnce’nin adaylıktan çekilmesi için üretilen kasetlerden düzmece dekontlara kadar tüm kirli operasyonlar karşısında sesini çıkarmayanların, artık İnce’nin Kılıçdaroğlu’na takviye açıklaması yapmak için seferber olduğunu” hatırlatan Selvi, “İnce’nin yalnız bırakılmasına karşın linç kampanyasına karşı uzun mühlet direndiğinin” altını çizdi.
ANNESİ LİNÇ KAMPANYASINDAN ETKİLENİP HASTALANDI
Selvi, İnce’nin annesi Zekiye Hanım’ın linç kampanyasından etkilenerek hastalandığını belirterek, “Muharrem İnce’nin çekilme kararı almasında annesinin hasta olması da çok tesirli olmuş” dedi.
ERDOĞAN, ‘NE YAPABİLİRİM’ DİYE SORDU, KILIÇDAROĞLU MİTİNGE DAVET ETTİ
Tüm bu olaylar yaşandıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kılıçdaroğlu, İnce’yi aradı. Selvi, İnce’nin iki başkanla görüşmesi hakkında şu değerlendirmeyi yaptığını aktardı:
“Erdoğan aradı. Annemin hasta olduğunu öğrenmiş. Geçmiş olsun, dedi. Annen için ne yapabilirim, diye sordu. Senin için ne yapabilirim, diye sordu. Kemal Beyefendi aradı beni bir gün sonra, Tandoğan mitingine davet etti.”
“İKİ BAŞKAN, İKİ FARKLI YAKLAŞIM”
Selvi, görüşmeler hakkında, “İşte iki başkan, iki farklı yaklaşım. Her şey siyaset değil. İnsani çizgi diğer bir şey” değerlendirmesinde bulundu.
MESUT YILMAZ: ERDOĞAN’IN İNSANLIĞINI UNUTAMAM
Abdülkadir Selvi, Mesut Yılmaz’ın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı merasimine de geldiğini anlatarak yazısını şöyle noktaladı:
“Yılmaz’ı tanıyan kimi meslektaşlarımız bu durumu yadırgamıştı. Mesut Yılmaz onların bu tutumunu fark etti. ‘Oğlum intihar ettiğinde Tayyip Beyefendi, o acılı günlerimizle benden daha çok ilgilendi. İnsanlığını unutamam’ demişti.
Erdoğan işte bu türlü bir insan.”